
İSLAM DİNİNE GÖRE
KÖTÜ ALIŞKANLIKLAR
Alkol başta merkezî sinir sistemi olmak üzere dolaşım sistemi, solunum sistemi ve en çok da sindirim sistemi üzerinde kötü etkiler yapmaktadır. Devamlı alkollü içki kullananlarda ağızda kanser, yemek borusu iltihabı, yemek borusu kanseri, mide iltihabı, hazımsızlık, beslenme bozuklukları, alkole bağlı sarılık ve karaciğer kanseri gibi hastalıklara rastlanmaktadır.
ALKOLLÜ İÇKİ İÇMEK
İçki neden bütün kötülüklerin anasıdır?

Alkol, içildiğinde insanın aklını ve iradesini kullanmasını engelleyen, uyuşturucu etkisi bulunan maddelere denir. Dinimiz, aklı, canı, nesli, malı ve dini korumayı esas almış; bu değerlere herhangi bir şekilde zarar verilmesini de yasaklamıştır. Bu değerlere zarar veren davranışların başında da alkollü içkiler gelmektedir.
Alkollü içkiler, beyin ve merkezî sinir sistemi üzerinde etki yaparak insan zekâsını ve karar verme yeteneğini olumsuz yönde etkiler. İnsanın iradesini zayıflatır. Aklını kullanarak doğru karar vermesine engel olur. Sorumluluklarını aksatır. Peygamberimiz: “Her sarhoş edici haramdır. Çoğu içildiği zaman sarhoş eden şeyin az içilmesi de haramdır.” (Buharî, Eşribe, 4.) buyurmuştur.

ETKİNLİK
“Ey iman edenler! Şarap, kumar, dikili taşlar (putlar), fal ve şans okları birer şeytan işi pisliktir; bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz. Şeytan içki ve kumar yoluyla ancak aranıza düşmanlık ve kin sokmak; sizi, Allah’ı anmaktan ve namaz kılmaktan alıkoymak ister. Artık bunlardan vazgeçtiniz değil mi?” (Mâide Suresi, 90- 91. Ayetler )
Yukarıda geçen ayetten hangi ilkeleri çıkarabiliriz?
………………………………………………..........................................

Alkollü içki kullanmanın zararları nelerdir?
İçki bağımlılığı bireyin aile huzurunu, sosyal ve mesleki hayatını olumsuz yönde etkiler. Alkol bağımlıları yalnızca kendilerine değil, birlikte oldukları kişilere ve çevrelerine de zarar verirler. Çünkü kişi, sarhoşluk nedeniyle davranışlarını kontrol edemez. Kendine ve başkalarına olan saygısını yitirir. Taşkın hareketleriyle cinayetlere, trafik kazalarına, kırgınlık, dargınlık ve aile içi geçimsizliklere yol açar.

Yine alkol, beyni 10 yılda % 17 oranında küçültmekte ve bu oluşum çocuklara da aynen geçmektedir Alkolün ortaya çıkardığı maddî zararlar ülkemizde trilyonlarla ifade edilmektedir. Dinimiz, insanın varlığına zarar veren her şeyi yasaklamıştır. Kur’an’da “Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın...” (2/Bakara suresi, 195) buyrulmuştur.



ETKİNLİK
KARTOPU ETKİNLİĞİ YAPIYORUZ
“Alkolün bireysel ve toplumsal zararları” başlığını taşıyan bir kâğıt hazırlayınız. Arkadaşlarınızla birlikte alkolün bireysel ve toplumsal zararlarının neler olabileceği üzerinde düşününüz. Sonra hazırladığınız kâğıdı arkadaşlarınız arasında dolaştırınız. Her kes sırayla bir düşüncesini kâğıda yazsın. Yazma işlemi bittikten sonra bir arkadaşınız kâğıttakileri sınıfa okusun. Okunan düşünceleri arkadaşlarınızla birlikte oylayarak en iyilerini seçiniz. Seçilen düşünceleri yeni bir kâğıda düzenli bir şekilde yazıp sınıf panosuna asınız.


Toplumda alkol kullanımı nasıl başlar?
Alkol kullanımı çevrenin etkisi, merak ya da özenti ile başlar. Alkol, bazen yalnızlıktan kurtulmanın veya sorunlardan kaçmanın bir aracıymış gibi algılanır. Ancak alkol, insanın gerçekte hiçbir sorununu çözmez. Hatta sorunların ortaya çıkmasına yol açar. Mevcut sorunların çözümünü zorlaştırır.

Tüm bu sebeplerle alkollü içkilerin, bağımlının kendisine, aile hayatına, doğacak çocuklarına, iş hayatına, aile ve ülke ekonomisine, ferdî ve toplumsal zararları pek çoktur. İçki vücudu tahrip ederek birçok hastalıklara sebep olduğu gibi sürekli içen kişide zamanla bağımlılığa da yol açabilmektedir.
Yetişkin insanların sigara ve alkollü içeceklerin kullanımını kendilerine hoş görürken çocuklarını yasaklamaları, bu tür içecekleri kullanmanın bir büyüklük göstergesi olarak algılanmasına neden olmaktadır. Yeni yetişen gençler, büyüdüklerini ispat etmek veya karşısındaki insanlara kendini büyük göstermek için sigara içmeye veya alkol almaya heves etmektedirler.

Başlangıçta sigaranın kokusundan ve genizlerini yakmasından nefret etmelerine, alkolün boğazlarını yakmasından acı duymalarına rağmen bunu belli etmemeye çalışmaktadır. Çünkü bunu açıkladıkları zaman, karşılarında bulunan kimselerin onları hâlâ çocuk olmakla değerlendireceklerinden korkmakta, bu ise onların onurlarını kırmaktadır. Bu yüzden içkiye yeni başlayanlar, boğulacak gibi olsalar bile öksürüklerini tutmaya, yemek boruları acıdan yanacak gibi olsa da yüzlerini buruşturmamaya özen gösterirler. Aslında bu çok kötü birbirini kandırma oyunudur. Bu oyunlarla sigara ve alkol içilmeye devam edilir. Bu arada vücut bu maddelere alışır. Belli bir zamandan sonra artık onsuz yapamaz hale gelir.
